Borsa Terimleri Sözlüğü
Piyasada fiyatların genel anlamda düşüş eğiliminde olduğu dönem.
Piyasalardaki fiyat farklılıklarından yararlanılarak risk olmadan kar elde etme.
Bireysel ve kurumsal yatırımcıların portföylerini yönetmelerine, menkul kıymetler alım satımı yapmalarına ve finansal işlemlerini gerçekleştirmelerine olanak sağlayan kurumdur.
Finansal kurumların belirli bir süre için belirli miktar ve üçüncü kişi lehine farklı ülkedeki ilgili bankaya kendi nezdinde kredi açması amacıyla gönderdiği teminat mektubu.
Finansal bir aracın belirli bir zaman geçmesi sonucunda finansal araçtaki eskime veya aşınma gibi durumlarda ayrılan pay.
Açığa satış yatırımcının taşımadığı bir hisseyi aracı kurumdan ödünç alıp belirli bir vadede yerine koymak şartı ile satma işlemi.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafınca alım-satım işlemlerine yönelik bir çeşit tedbirdir.
Finansal piyasalarda vadeli ve spot olarak alınıp satılabilen emtia.
Devlet ve özel sektör tarafından ihraç edilen vadesi kısa bir çeşit borçlanma aracı.
Teknik analizde bir finansal varlığın volatilitesini ölçmek ve aşırı alım – aşırı satım durumlarını belirleyebilmek için kullanılan araç.
Genel anlamda piyasadaki varlık fiyatlarının yükselişe geçeceği ve yatırımcıların alım yapacağı dönem.
Finansal varlıkların ilk kez ihraç edildiği ve doğrudan satışa sunulduğu piyasa.
Bir şirketin belirli bir zaman aralığındaki finansal durumunu, varlıklarını, borçlarını ve sahiplik haklarını göstermek amacıyla hazırlanan finansal tablodur.
Şirketin iç kaynaklarından sermaye tavanını artırarak finansman elde etmesidir.
Bir finansal aracın alım satım işlemlerine başlamadan önceki sabit fiyatına denir.
Başlangıç fiyatına uygulanan ve yalnızca ana para üzerinden belirli vade için hesaplanan sabit faiz oranı.
Faiz kazancının belirli periyotlarla anaparanın üzerine eklenmesiyle hesaplanan faiz türü.
Şirketin hissedarlarına başvurmak kaydıyla kendi kaynaklarını bedelli bir şekilde artırarak finansman elde etmesidir.
Kredi Risk Primi bir ülke tarafından alınan kredinin geri ödenme riskini ifade eden bir gösterge.
Herhangi bir ülkenin mal ve hizmet ithalatı ile ihracatı arasındaki farktır. Başka bir deyişle ülkenin dış ticarette harcadığı ile kazandığı miktar arasında oluşan farka denir.
Farklı para birimlerinin birbirlerine olan değerini ifade eder.
Uluslararası ticaretin yapı taşı, herhangi bir ülkenin para biriminin diğer ülkelerin para birimleri karşısındaki değeri.
Merkez Bankası veya hükümet tarafından ülkenin para biriminin diğer para birimleri karşısında değerinin düşürülmesi.
Varlık fiyatının düşüş veya yükseliş trendi içerisinde olduğu zamanlarda düşüş veya yükseliş trendinin belirli bir noktada duraklayabileceğini ifade eder.
Mal ve hizmetlerin sürekli ucuzlaması hali.
Yatırımcılara talep ettikleri kadar altını elektronik ortamda bulundurmayı sağlayan yatırım aracı.
Piyasalarda aşırı volatilite durumunda geçici olarak işlem yapmayı durduran sisteme denir.
Petrokimya endüstrisinde sıkça karşılaşılan bir terim olan "etilen-nafta makası", iki temel ham madde arasındaki fiyat farkını tanımlar.
Uzun vadeli bir borçlanma aracı olan eurobond uluslararası piyasalarda yaygın olarak kullanılan finansal enstrümandır.
Mal ve hizmet fiyatlarının yükselmesiyle paranın satın alma gücündeki düşüşü ifade eder.
Doğal kaynaklardan veya ürünlerden elde edilen ticari malları ifade eder.
Yatırımcıların Borsada işlem yapma sırasında kuşkusuz, verdiği emirler çok önemlidir. Birden çok emir tipinin bulunması yatırımcının yatırım stratejisini daha rahat bir şekilde belirlemesine olanak sağlar.
Foreign Exchange” sözcüklerinin ilk hecelerinden oluşan forex kavramı en temel tanımıyla bir ülkenin para birimiyle başka bir ülkenin para biriminin değiştirildiği piyasaların genel adıdır.
Hissenin mevcut fiyatının şirketin karına oranını ifade eden temel analiz yöntemi.
Finansal varlıkların alınıp satıldığı, fiyatların belirlendiği ve yatırımcının sermaye hareketlerini gerçekleştirdiği platform.
Bireylerin kişisel mali hedeflerini gerçekleştirebilmesi adına finansal terimlere ve konulara hakim olması ve gerekli becerilere sahip olması.
Şirketin belirli bir dönem sonunda elde ettiği gelir, giderleri ve kar zarar durumunu gösteren rapor.
Bir ülkenin ekonomik performansını ölçmek amacıyla kullanılan GSYİH’nin temel amacı bir ülkenin belirli bir zaman zarfında ürettiği tüm mal ve hizmetlerin toplam değerini yansıtmaktır.
Halka açık şirketlere ortak olup yatırım yapmanızı sağlayan kıymetli bir evrak.
Şirketin piyasada işlem gören hisse senetlerini piyasa değerinden satın alıp toplayarak hisselerin mevcut değerini koruması.
Şirketin çeyrek dönemdeki net karının dolaşımdaki hisse sayısına bölünmesiyle bulunan ve şirket karına ne kadar ortak olunduğunu gösteren değer.
Finansal piyasalarda risklerden korunmak amacıyla gerçekleştirilen yöntem.
Herhangi bir finansal enstrümanın belirli zaman aralığındaki fiyat hareketlerinin ortalaması.
Herhangi bir şirketin mevcut paylarının bir kısmını çağrı ve ilan yoluyla yatırımcılara sunması.
Halka arz edilecek veya ihraç edilecek şirket bilgilerinin yer aldığı belge.
Bir şirketin farklı bir şirketin sermayesine ortak olduğunda kullanılan bir işte ortak olma, katılma.
Hisse senedi, endeks, emtia veya benzeri finansal enstrümanın belirli bir dönem içerisindeki alış ve satışlarının toplamı.
Hisse senetlerinden farklı olarak sahibine sadece mal varlıklarına ilişkin hak sağlayan senet.
Şirket sermayesine katılan yatırımcılara belirli ayrıcalıklara sahip olarak sunulan hisse senedi.
Daha önceden ihraç edilmiş finansal araçların alınıp satıldığı piyasa.
Teknik analizde kullanılan ve grafikte iki kez tepe noktasına gelip başlangıç fiyatına geri dönerek M harfine benzetilen bir formasyon.
Teknik analizde kullanılan ve grafikte iki kez dip noktasına gelip başlangıç fiyatına geri dönerek W harfine benzetilen bir formasyon.
Bir ürün veya hizmetin resmi teklif usulüyle satın alınması veya var olan ürün veya hizmetin projesinin yürütülmesi için yapılan protokol.
Farklı şirketlerin bir araya gelip ve faaliyet alanlarında yeni tüzel kişilik yaratmaları.
Şirketin sermaye artırımında yönetim kuruluna verilen yetkinin maksimum tutarı.
Bir şirketin satışlarını kara dönüştürebilme derecesini ölçmeye yarayan bir oran.
Türkiye’de faal olan şirketlerin ve diğer sermaye piyasası kuruluşlarının kamuya açıklayacağı bilgilerin tümünün yayınlandığı elektronik bir platform.
Finansal piyasalarda yatırımcıların sermayelerine oranla daha büyük pozisyon açmalarına olanak sağlayan finansal araç.
Yatırımcıların verdiği alış ya da satış emrinin bir bölümünün gerçekleşmemesi halinde geri kalan kısmının iptal edilmesini sağlayan emir türü.
Borsa içerisindeki bir finansal enstrümanın yatırımcının belirli bir fiyat seviyesinde alış veya satış yapmak istediği emir türü.
Herhangi bir finansal enstrümanın ya da varlığın ne kadar hızlı şekilde nakde çevirebilme durumu.
Yatırımcıların portföy oluşturmak için kullanabilecekleri bir kılavuz.
Bir bankaya veya finansal kuruluşa yatırılan para miktarını temsil eder.
Menkul kıymetlerin (hisse senetleri, bonolar, tahviller, varantlar vb.) saklanması, veri depolanmasını, kaydedilmesi ve transfer edilmesinden sorumlu olan kuruluş.
Tüm ülkelerde para ve kur politikalarını düzenlemek ve banknot dolaşımını sağlamak gibi görev ve sorumlulukları olan kurum.
Yatırım aracı olarak kullanılabilen ve taşınabilen değerli kağıt.
Hareketli ortalamaların uyumu ya da uyumsuzluğu anlamına gelen yatırımcıların teknik analizde sıklıkla kullandığı bir indikatör.
1971 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan ilk elektronik borsa.
Borsa grafiklerinde fiyatların yatay seyrettiği ve henüz bir trend oluşturmadığı zamanlarda düzeltme seviyesini belirleyen gösterge.
Amerikan doları cinsinden ölçülen ve yaklaşık 31.1035 gram altına tekabül eden uluslararası piyasalarda ticareti yapılan standart altın birimi.
Teknik analizde kullanılan ve grafikte yer alan çizgilerin omuz ve başa benzetildiği bir formasyon.
Hissedarların şirkete yapmış oldukları yatırımların ne kadar verimli kullanıldığını ve şirketin karlılığını ölçmek için kullanılan oran.
Yatırımcının çeşitli finansal enstrümanları en iyi şekilde düzenleyip yönetmesi.
Bir şirketin beklenen büyüme oranı ile fiyat/kazanç oranının oranlanmasıyla bulunarak şirketin kazançlarını ve değerlemelerini yatırımcıya açıklamaya çalışan oran.
Piyasa değerinin defter değerine oranıyla hissenin fiyatını ölçmeye yarayan oran.
İki farklı para biriminin birbirine göre değeri.
Paranın fiyatını ve miktarını belirlemek için yapılan uygulamalar.
Vadesi bir yıldan kısa ve likiditesi yüksek finansal araçlar alınıp satıldığı piyasa.
Şirketlerin genel kurulunda bedelli sermaye artırımı kararı alması sonucunda doğan hak.
Finansal enstrümanın belirlenen dönemdeki kapanış fiyatlarını, belirlenen dönemin bir önceki kapanış fiyatları ile karşılaştırarak yatırımcılara bir çıkarım yapma olanağı sunan indikatör.
Genel ekonomik aktivitelerin azaldığı ya da ekonominin zamanla negatif büyüme yaşadığı dönem.
Yatırımcının belirli bir menkul kıymeti (genellikle tahvil ve bono gibi sabit getirili menkul kıymetler) bir süre zarfında başka bir yatırımcıya satıp ardından sattığı varlığı geri alması ile gerçekleşen bir işlem.
Bir bedel karşılığı el değiştirmiş olan kıymetlerin yine bir bedel karşılığı yeniden el değiştirmesi.
Finansal piyasalarda belirli bir zaman zarfında gerçekleşen alış satış işlemlerinin yapıldığı zaman dilimi.
Belirli koşullar içerisinde iki taraf arasındaki varlık değiş tokuşu anlamına gelen takas sözleşmesi.
Yatırımcı bir varlığı satın almak istediğinde ödeyeceği fiyat ile satmak istediğinde alacağı fiyat arasında bir fark.
Piyasa koşulları baz alınarak gelecek fiyat beklentilerine göre risk alıp kar elde etme amacı güden işlem.
Tahvil ve hisse senedi gibi 1 yıldan uzun vadeli menkul kıymetlerin alınıp satıldığı piyasa.
Finansal enstrümanların gelecekteki değerlerine dayalı olarak işlem yapılan piyasa.
Merkezi bir alım satım platformu olmayan, yapılan işlemlerin doğrudan gerçekleştiği piyasa türü.
Teknik analizde finansal enstrümanın fiyatlarının trend değişimlerini gösteren bir formasyon.
Şirketin elde ettiği kardan bir kısmını hisse senedi sahiplerine belli bir oranda dağıtması.
Finansal bir enstrümanın (hisse senedi, döviz, emtia veya tahvil gibi) fiyatını değerlendirmek ve gelecekteki fiyatına değer biçmek amacıyla makroekonomik ve mikroekonomik unsurlar göz önünde bulundurularak yapılan inceleme.
Birtakım göstergeler ve araçlar kullanılarak geçmiş fiyat hareketlerine bakılıp gelecek fiyat hareketleri hakkında tahminler üretmek.
Menkul kıymetlerin (hisse senetleri, bonolar, tahviller, varantlar, yurt dışı sermaye piyasası araçları vb.) işlemlerinin saklanması ve takasını üstlenen kurum.
Devlet veya özel kurumlar tarafından finansman sağlamak amacıyla çıkarılan vadesi 1 yıldan fazla olan borçlanma aracı.
Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), ekonomide mal ve hizmetlerin üretici fiyatlarındaki değişiklikleri ölçen önemli bir göstergedir. ÜFE, bir ekonomide üreticilerin sattığı ürün ve hizmetlerin fiyatlarında meydana gelen değişiklikleri zaman içerisinde takip eder ve bu değişikliklerin genel fiyat seviyesine etkisini analiz eder.
Finansal piyasalardaki fiyatların belirli bir zaman dilimindeki değişkenlik derecesi.
Aracı kurumda bulunan hisselerini başka bir aracı kurumdaki kendi hesabına veya başka birinin hesabına geçirme işlemi.
Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinin alınıp satılabildiği, ileri bir tarihteki fiyatının önceden belirlenmiş bir fiyattan alım satım yapma imkanı veren piyasa.
Hisse senedi, döviz, endeks veya emtia gibi dayanak varlığın önceden belirlenmiş fiyatla belirli tarihte alma satma hakkı tanıyan menkul kıymet.
Faiz hesaplamalarında baz alınan başlangıç tarihine denir. Bir işlemin yapılma ve gerçekleşme tarihleri arasındaki değeri ifade eder.
Mevcut varlıkların bugünkü değerlerinden daha fazla değere ulaşması için yapılan satın alma işlemi.
Birçok farklı yatırımcının parasını bir araya getirip profesyonel bir yönetim ile birlikte çeşitli varlıklara yatırım yapılmasını sağlamak için oluşturulan bir finansal araç.